NLP İlkeleriyle Düşünme Ve İnsan Beyninin Programlanması
Beyin, bütün düşünsel faaliyetlerin merkezidir. Ancak onu yeterince tanımamaktayız . Beynimizin ancak %1 ini kullanmakta olduğumuz söylenmektedir. Beyin, diğer organlarımızı yönettiği gibi kendisini de yönetir. Bedendeki diğer organlardan farklı olarak beyin kendi kendine öğrenen bir sistemdir.
Beyin iki yarım küreden oluşmaktadır. Yarım küreler birbirinden farklı fonksiyonları gerçekleştirir. Sağ beyin hayal gücü, resim, müzik veya duyular gibi fonksiyonları yaparken, sol beyin daha çok matematik, dil veya mantık gibi işlevleri yerine getirir. Sağ beyin hayalcılığın, sol beyin mantığın merkezidir. Çoğumuzda bir yarım küre daha baskındır. Ancak her iki yarım küre de fiziksel olarak birbirine bağlıdır. Günümüz kültüründe sol beyin ağırlıklı öğrenme tarzı doğal yeteneklerimize ket vurmaktadır. Pratikte beynimizin iki tarafını da kullanmamız gerekmektedir. Şüphesiz beynimizin iki tarafını da zaman zaman kullanmaktayız. Ancak burada söz konusu olan, her iki tarafın da kendi görevlerini diğerinden daha iyi yapmasıdır. Bir diğer ifadeyle birisi diğerine göre daha baskın olabilir. Örneğin çoğu yönetici, yapıcı sağ beyninden çok, mantıklı, ardışık düşünmeye yatkın sol beynini kullanmaya eğilimlidir. Bunun anlamı, istediğimiz şeyleri gerçekleştirebilmek için beynimizin her iki tarafını da kullanmamız gerektiğidir.
Beynin programlanması, ne istediğine yönelik olarak kişinin yürekten inanması ve beyninin iki tarafını da kullanmasına imkan tanır. Örneğin sabah erken saatte uyanmak istediğimizde ve hatta çalar saatimizi kurduğumuzda, saat çalmadan birkaç dakika önce uyandığımız olmuştur. Bir diğer ifade ile uyanmak istediğimiz saate göre beynimizi programlamışızdır. Bu görüşten yola çıkarak NLP tekniğine göre başarıya ulaşmak için beynimizi programlamak mümkündür. Bunun için öncelikle yapılması gereken şey, varılacak hedefe ulaşabileceğine bireyin kendisinin inanması ve beynimizin her iki tarafının da kullanılmasına imkan tanınmasıdır.
Kişisel yaşamda veya meslek yaşamımızda başarılı olmak istiyor isek başarıya ulaşmak ve istediğimiz hedefi gerçekleştirebilmek için önce başarısızlıkla ilgili düşüncelerimizi değiştirmemiz gerekmektedir. İnsanoğlu, kendisi ve başkaları hakkındaki inançlarını değiştirirse düşünceleri de kendiliğinden değişmeye başlar.
Düşüncelerin değişmesi, bireyin hissettiklerini değiştirir. Duyguların da değişmesi davranışları değiştirir. Davranışların değişmesi, ürettiğimiz sonuçların kalitesini değiştirir. Kaliteli sonuçlar da insanın hayatını değiştirir.
İstediğimiz hayatı yaşamak için istediklerimizi bilmek zorundayız. Bunun yolu da iyi bir plan yapmaktan geçer. Eğer isteklerimiz gerçekçi ise ve bunlara nasıl ulaşacağımızın planını yaparsak sonuçlardan emin oluruz. Aynı şekilde beynimize ne kadar açık seçik, iyi yapılandırılmış mesajlar gönderirsek, beynimizi o ölçüde programlar ve amacımızın, hedefimizin peşinden gideriz.
NLP İle Mükemmelliğe Ulaşmak
Dünyayı ve çevremizi beş duyu organı ile algılarız. Duyu organlarımız, uyarılar vasıtasıyla kendilerine gelen mesajları sinir sistemi yardımı ile anlamlı hale getirerek dünyayı algılamamıza yardım ederler. Algıladığımız olaylara mesaj beynimize ulaştıktan sonra tepki veririz. Sesleri duyar ve onlara anlam veririz. Kendimize ya da başkalarına sesler yoluyla duygularımızı ifade ederiz. Hayatımızın kalitesi, kendimizle ve başkalarıyla kurduğumuz iletişime bağlıdır.
Bazı insanlar düşünürken, olayları algılarken, diğerleriyle iletişim kurarken değişik temsil sistemlerini kullanırlar ve o yönlerini ortaya çıkarırlar. Kimi insan olayların görsel yanıyla daha fazla ilgilenir. Örneğin resme düşkündür. Resmin büyüklüğü, parlaklığı, renkleri ve hareketliliği önemlidir. Kimisi ise seslere odaklanır. Düşüncelerinde ses önemli bir yer tutar. Sesin tonu, şiddeti, yüksekliği, tınısı, derinliği, ritmi ve uzaklığı önemlidir. Kimileri de duydukları hislere ve duygulara ağırlık verirler. Duyguları ön plandadır. Duygularının yoğunluğu, keskinliği, büyüklüğü, sıklığı, derinliği ve yeri onlar için önemlidir. Hangi temsil sistemini ağırlıklı kullanıyorsak o sistem düşünce algılarımızı ve davranışlarımızı oluşturmada yönümüzü belirler. Buna bağlı olarak bir çok insan, sporda, sanatta veya müzikte “hiç iyi değilim” diyerek kendini sınırlandırmaktadır. Oysa bu insanlar, o yöndeki gerekli olan sistemlerini geliştirmemişlerdir. Birçok insanın iddia ettiği gibi yeteneklerimizin doğuştan gelmediği söylenmektedir. O, kullandığımız temsil sistemlerinin kapasitesine bağlıdır. Örneğin müzikte başarılı olmak istiyor isek iç işitsel sistemimizi, resim için görsel yönümüzü, akademik çalışmalar için düşünsel yanımızı geliştirmeliyiz. Böylece kişisel gelişmemizde bize yol gösteren NLP, başarımızın ve kişisel mükemmelliği yakalamanın en önemli yolu olmaktadır.
Tarihte hem sağ, hem sol beynini kullanarak sayısız esere imza atmış olan Vinchi, Einstein, Gandi, gibi ender insanlar vardır. NLP , insanlara beyinlerinin her iki yönünü de kullandırarak şimdiye kadar ulaşılması imkansızmış gibi görünen hedeflere ulaşmayı kolaylaştırır. İnsanların iletişim konusunda daha başarılı olmaları, ikna edici olmaları, olumsuz inançlar yerine kişileri güçlendirecek inançlar geliştirmeleri, kişilerin doğal becerilerini istenildiği zamanlarda kullanabilmesi, bir başka kişide hayranlık uyandıran, kişinin kendisinde olmasını istediği beceri ve davranışları alıp kullanabilmeleri, iş ve meslek hayatında başarıya ulaşmaları, kısaca kişisel mükemmelliğin modelini oluşturmaları NLP tekniği ile sağlanmaktadır. Burada öncelikle olması gereken, bireyin mükemmelliğe ulaşacağı konusunda kendine olan inancı ve bu doğrultuda bireyin düşünce ve davranışlarında yapmış olduğu değişikliklerdir. Zira mükemmellik kalıtımla geçmez, öğrenilen bir olgudur. Bir mükemmelliğe ulaşmanın mümkün olduğuna inanmadığımız sürece, o mükemmelliği yakalamamız mümkün değildir. İnsanın mükemmelliğine ilişkin potansiyel, “inanç gücü”nde yatmaktadır.
Sonuç
Zihinsel becerilerin gelişmesine katkıda bulunan, insanlar arasındaki ilişkilerin gelişmesini sağlayan davranışlar üzerinde yoğunlaşan NLP tekniği ile, bir çok insanın zihninde yapacaklarına ve isteklerine odaklanarak daha verimli ve daha başarılı olabileceği anlatılmak istenmektedir.
Birkaç yıldır var olmasına karşılık spor, yönetim ve eğitim alanında hızla gelişen ve ilgi uyandıran bu teknikle ilgili ilk çalışmalar, başarılı kişilerdeki “mükemmelliği” model almayı içermiş ve uygulamaların çoğu da dikkat çeken davranış ve eylemleri destekleyen “stratejileri” taklit etme etrafında gelişmiştir. Yöneticiler NLP nin ilke ve tekniklerini, hem iş hem de kişisel hayatlarındaki davranışlarında köklü ve kalıcı değişimler yapmak amacıyla kullanabilirler. Başarıya ulaşmak isteyen her insan bu teknik ile başarıyı kolayca yakalayabilir. Neye sahip olmak ya da ne olmak istediğimize dayanarak ne yapacağımızı seçebiliriz. Herhangi bir insan bizim istediğimiz sonuçları elde etmişse, o insanı modelleyerek nasıl yaptığını keşfedip, aynı şekilde bizim de aynı sonuçlar üreteceğimizi gösterebilir, bu sonuçlara ulaşmanın yolunu öğrenebiliriz. NLP nin yardımıyla kendi düşünce süreçlerimizi daha iyi anlayarak, alışkanlığa dayalı, çoğu zaman bilinçsiz olan davranışlarımızı da kontrol altına almayı öğrenebilir, ulaşılması imkansız görünen hedeflere ulaşabiliriz.