بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Dini ve İLmi ARAştırmalar Merkezi

Hadis-i Şerif_Niyet

Hüsn-ü Niyet
Birinci tavsiye, her hayrlı işin amaçlanmasıdır.
Her işin başı insanın amacıdır. Amaç = niyet = kasd = herhangi bir işe hissen yönelmek, fiile geçerse, ona amel denilir; hayrlısında sevab, şerlisinde azab tahakkuk eder. Nitekim Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu.
“ Ancak ameller niyetlerledir. Ve ancak kişiye niyet ettiği şey(in karşılığı) vardır.
Binaenaleyh kimin hicreti = kasd ve iradesi, Allah’a ve O’nun Rasulü’ne olursa, onun hicreti = yaptığı amelin sevabı,  Allah’ın rızasına ve Rasulü’nün rızasının kazanılmasıne sebeb olacakdir.
Kimin hicreti = kasd ve iradesi de kendisine isabet edecek dünyevi bir şeye olursa yahud da kendisiyle evleneceği bir kadına olursa, şübhesiz  onun da hicreti = maksadına ulaşması, kendisine hicret ettiği=yöneldiği şeye sebeb olacakdir.”
Yani, insan neyi maksad edinirse, maksadı harekete geçirdiği andan itibaren, maksad ve amaç edindiği şeyin sevabını yahud günahını tahsil edecektir. Şu halde hiçbir niyet, harekete ters olmaz, bilakis muvafık olur.

Niyet lüğatte mutlak kasd manasında ise de, şer’i şerife göre, Allah Azze ve Celle’nin rızasınu kazanmaya, diğer ifadeyle emelleri ahiretteki sevaba bağlamaya, kalbi ve iç duyguları yöneltmektir. Bu maksadla ibadet, adetten ayrılmış oluyor. Demek niyet, kalbin ve iç duyguların amelidir; dil ile söylenecek bir şey değildir. [24/s.10-11]