Ölüm rabıtası
Ölüm rabıtasının keyfiyeti:
İşte ben sekerattayım; Azrail gelmiş can almaya, şeytan da iman almak için hazırlanmış, kesinlikle şeyhimin ruhaniyeti imanımın kurtulması için hazir olmuştur. Ruh ve beden birbirinden ayrılıyor. Şeytan idrarını koymuş olduğu bardağı bana göstermekle anam, babam şeklinde kendini gösterip aldatmak için gayret gösterir. Benim şeyhim başımda oturmuş olduğu için Allah'ın izniyle şeytan muvaffak olamadı. Elhamdu Lillah, şeyhimin himmeti sayesinde kelime-i Tevhidle öldüm. -Ve burada şahadet kelimesini getirir.-
İşte beni soydular, teneşire götürdüler, yıkayıcı imam benim bedenimi yıkadı ve kefenle örttü. Biiznillah, şeyhimin himmeti ile Allah Teâlâ da tevbe suyu ile ruhumu yıkamış; şeyhimin himmetiyle kefenlenmiş. Cemaat beni namazgâha götürdü. İşte cenaze namazımı kıldılar; hepsine yalvarıyorum: Beni helal edin, bana dua edin. Cemaat beni götürdüler, kabir çukuruna koydular ve döndüler. Şimdi mal ve evlad dünyada kaldı, ehil ve iyal benden ayrıldılar; ben kaldım, amelim kaldı; salih amelden başka beni kurtaracak yoktur. Melekler soruya geldiler. “Rabb'in kim? Peygamber'in kim? İmamın ne? Kıblen ne?” Sorarlar.
Şeytan karşıda elini göğsüne vurup beni aldatmak için gayret gösterir.
Şeyhim orada da himmete hazır, bana dua eder, onun yardımı ile “Amentu"yu okumakla cevabımı veriyorum.» Ölüm rabıtasına başladığı andan itibaren buraya kadar ayrıca iki kaşları arasında hayalı bir göz yapar. O gözden kemâl-i dikkatle mürşidinin tarn iki gözü arasına ve alnına bakar. [5/s.74]